29 Nisan 2021 Perşembe
Ilgın Hatırası Ilgın Zahire Pazarı
Ilgın Hatırası Ilgın Evleri
27 Nisan 2021 Salı
Ilgın Belediye Binası Önü
Ilgın Olukpınar Mahallesi
26 Nisan 2021 Pazartesi
Ilgın Çarşı Hatırası
25 Nisan 2021 Pazar
Ilgın Manzarası 2015
Ilgın Manzarası 2015
24 Nisan 2021 Cumartesi
Ilgın'ın Coğrafi Konumu
Ilgın Gökçeyurt Kembos Çayı
23 Nisan 2021 Cuma
Ilgın Lala Mustafa Paşa Külliyesi Şadırvanı
İlk Meclisin Açılışı ve Ahmet Nafiz Özalp
Ilgın Handevi Kandevi Türbesi Gece
22 Nisan 2021 Perşembe
Ilgın Lala Mustafa Paşa Külliyesi Küçük Kapı
Ilgın Bulcuk Kamışlıçukur Göleti ve Mesire Alanı
21 Nisan 2021 Çarşamba
Ilgın Misafirli Mahallesi
Ilgın Argıthanı Tren İstasyonu
20 Nisan 2021 Salı
Ilgın Hitit Dönemi Kral IV. Tuthaliya
19 Nisan 2021 Pazartesi
Ilgın Mahmuthisar Mahallesi
Ilgın Pazarı
Ilgın Belediyesi
18 Nisan 2021 Pazar
Ilgın'ın Antik Dönem İsimlerinden Tyriaium
Ilgın'ın Antik Dönem İsimlerinden Tyriaium
Kadim bir medeniyet geçmişine sahip Ilgın, günümüzden 3.500 yıl önce Milattan Önce 1500 - 1200 yılları arasında bir yerleşim yeri olduğu yapılan çalışmalardan biliniyor. Antik dönemde farklı isimlerle anılan Ilgın'ın Roma (Bizans) döneminde Tyriaium olarak biliniyordu. Alman coğrafyacı, Heinrich Kiepert'in Asia Citerior isimli haritasında Anadoludaki antik yerleşim yerleri arasında Ilgın'ı Tyriaium, Iconium'u Konya olarak gösteriyor.
Ilgın Çavuşçu Gölü
17 Nisan 2021 Cumartesi
Ilgın'ın Büyük Selçuklu Döneminde Honaz'a Bağlanması
Ilgın Kaplıcaları Gece
Ilgın Hatıraları Ilgın At Arabacıları
16 Nisan 2021 Cuma
Ilgın Hamam Dağı ve Ilgın Kaplıcaları
Ilgın Hamam Dağı ve Ilgın Kaplıcaları
Ilgınlı Müftü Tevfik Ulema
15 Nisan 2021 Perşembe
Ilgın Ayvatdede Mahallesi ve Ayvat Dede
14 Nisan 2021 Çarşamba
Ilgın Tarihi Redif Taburu Merkez Konağı
Ilgın Mecidiye Mahallesi Uyuz Pınarı
Ilgın Kaplıcaları Tarihi Sahip Ata Vakıf Hamamı
Ilgın Sivri Dağı
Ilgın Meslek Yüksek Okulu
Ilgın Tarihi Selçuklu Dönemi
Ilgın Camileri Yavuz Selim Camii
Ilgın Camileri Bayraktar Camii
9 Nisan 2021 Cuma
Ilgın'ın Fethi ve Süleyman Şah
Ilgın'ın Fethi ve Süleyman Şah
Anadolu Selçukluları, Sultan Alparslan'ın 1071 senesi Malazgirt Savaşında elde ettikleri büyük zaferden sonra Roma (Bizans) direnişi aşılınca Selçuklu Müslüman Türkler Anadolu'ya aileleri, kadınları, çocukları ve mallarıyla gelip yerleşmeye başlamıştır. Büyük Selçuk Sultanı Melik Şah'ın komutanlarından Türkiye Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurucusu Kutalmışoğlu I. Süleyman Şah'ın 1077 yılından başlayıp 1086 yılına değin sürdürdüğü fetihler ve savaşları sırasında Ilgın bir Selçuklu Türk şehri olmuştur. Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu ve ilk hükümdarı, I. Süleyman Şah, Selçuk Bey'in oğlu Arslan Yabgu'nun torunudur. Babası Kutalmış Bey'dir. Bu dönemde Roma Bizans imparatoru Aleksios Komnenos akın akın gelen Türkleri Akşehir yöresinde durdurmaya çabalamış ancak başarılı olamamıştır. Roma İmparatoru Ilgın, Akşehir ve çevresindeki Rum köylerini de 1116 senesinde boşaltarak geri çekilme kararı almıştır. Rumların terk ettiği bu arazilere ve köylere artık Türkler yerleşmeye başlamıştır.
Ilgın ve civarını 1077 yılında fethederek bizlere vatan yapan Anadalu Selçuklu Devleti kurucusu, ecdadımız, Kutalmışoğlu I. Süleyman Şah'ın makamı ali, mekanı cennet olsun.
Fotoğrafta Selçuklu Kartalı Konya İnce Minareli Medrese Taş ve Ahşap Eserler Müzesi'nde sergilenmekte olan Selçuklu döneminden kalma çift başlı kartal motifli mimari parça görülüyor.
Ilgın Şeker Fabrikası'nın Yapılası Kararı 1952
Ilgın Şeker Fabrikası'nın Yapılası Kararı
Ilgın Şeker Fabrikası 31 Mart 1952 tarihli Akşam gazetesi 4. Sayfa haberine göre:
Konya'da Şeker Fabrikası başlığıyla verilen haberin ayrıntılarında, "Marshall yardım planından 7,5 milyon lira tahsis edildi. Bir müddetten beri etütleri yapılmakta olan şeker fabrikasının Ilgın merkez ilçesinde inşa edileceği kesinleşmiştir. Kurulacak fabrikaya, Marşal yardım planından 7,5 ve Ilgın pancar müstahsillerinden bir milyon lira sağlanmıştır." deniliyor haberde.
Ilgın Şeker fabrikası malum olduğu üzere 1982 yılında açıldı. Ancak bu gazete haberine göre bundan 30 yıl önce burada açılmasına karar verildiği görülüyor. Karar verildikten sonra epey sürüncemede kaldığı anlaşılıyor. Türkiye'de en son yapılan şeker fabrikaları arasında yapılarak hizmete açıldı. Bu gazete kupüründen de anlaşılacağı üzere Ilgın Şeker Fabrikasının Akşehir'e yapılacağı söylentisinin de asılsız olduğu bu kararın ilk ve tek başına Ilgın için alındığı konunun Akşehir ile bir ilgisinin olmadığı anlaşılıyor.
Ilgın Mecidiye (Havuşlu) Mahallesi
Ilgın Turabi Camii ve Tarihi Turabi Çeşmesi
Ilgın Turabi Camii ve ecdat yadigarı tarihi Turabi Çeşmesi genel görünüm
6 Nisan 2021 Salı
Ilgın Nüfusu
Ilgın Nüfusu
Ilgın'ın TÜİK Türkiye İstatistik Enstitüsü verilerine göre 2007 ile 2020 yılları arasındaki kadın erkek ve toplam nüfus rakamları.
2020 Yılı itibariyle Ilgın'ın toplam nüfusu 54.315 kişi olarak kayıtlara geçmiş görünüyor.
Ilgın'ın Fethi ve Süleyman Şah
Ilgın'ın Fethi ve Süleyman Şah
Anadolu Selçukluları, Sultan Alparslan'ın 1071 senesi Malazgirt Savaşında elde ettikleri büyük zaferden sonra Roma (Bizans) direnişi aşılınca Selçuklu Müslüman Türkler Anadolu'ya aileleri, kadınları, çocukları ve mallarıyla gelip yerleşmeye başlamıştır. Büyük Selçuk Sultanı Melik Şah'ın komutanlarından Türkiye Anadolu Selçuklu Devleti'nin kurucusu Kutalmışoğlu I. Süleyman Şah'ın 1077 yılından başlayıp 1086 yılına değin sürdürdüğü fetihler ve savaşları sırasında Ilgın bir Selçuklu Türk şehri olmuştur. Anadolu Selçuklu Devleti’nin kurucusu ve ilk hükümdarı, I. Süleyman Şah, Selçuk Bey'in oğlu Arslan Yabgu'nun torunudur. Babası Kutalmış Bey'dir. Bu dönemde Roma Bizans imparatoru Aleksios Komnenos akın akın gelen Türkleri Akşehir yöresinde durdurmaya çabalamış ancak başarılı olamamıştır. Roma İmparatoru Ilgın, Akşehir ve çevresindeki Rum köylerini de 1116 senesinde boşaltarak geri çekilme kararı almıştır. Rumların terk ettiği bu arazilere ve köylere artık Türkler yerleşmeye başlamıştır.
Ilgın ve civarını 1077 yılında fethederek bizlere vatan yapan Anadalu Selçuklu Devleti kurucusu, ecdadımız, Kutalmışoğlu I. Süleyman Şah'ın makamı ali, mekanı cennet olsun.
Fotoğrafta Selçuklu Kartalı Konya İnce Minareli Medrese Taş ve Ahşap Eserler Müzesi'nde sergilenmekte olan Selçuklu döneminden kalma çift başlı kartal motifli mimari parça görülüyor.
Ilgın 15 Temmuz Şehitler Meydanı Anıtı
Korkma! Sönmez bu şafaklarda yüzen al sancak,
Sönmeden yurdumun üstünde tüten en son ocak.
O benim milletimin yıldızıdır, parlayacak;
O benimdir, o benim milletimindir ancak.
Kahraman ırkıma bir gül; ne bu şiddet, bu celal?
Sana olmaz dökülen kanlarımız sonra helal...
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl.
Hangi çılgın bana zincir vuracakmış? Şaşarım.
Kükremiş sel gibiyim, bendimi çiğner, aşarım,
Yırtarım dağları, enginlere sığmam, taşarım.
Benim iman dolu göğsüm gibi serhaddim var.
Ulusun, korkma! Nasıl böyle bir imanı boğar,
“Medeniyet” dediğin tek dişi kalmış canavar.
Siper et gövdeni, dursun bu hayâsızca akın.
Doğacaktır sana vadettiği günler Hakk'ın,
Kim bilir, belki yarın belki yarından da yakın.
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehit oğlusun, incitme, yazıktır atanı,
Verme, dünyaları alsan da bu cennet vatanı.
Şüheda fışkıracak, toprağı sıksan şüheda.
Canı, cananı, bütün varımı alsın da Hüda,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyada cüda.
Değmesin mabedimin göğsüne namahrem eli.
Bu ezanlar, ki şehadetleri dinin temeli,
Ebedî, yurdumun üstünde benim inlemeli.
Her cerihamdan, İlahî, boşanıp kanlı yaşım,
Fışkırır ruhumücerret gibi yerden naaşım,
O zaman yükselerek arşa değer belki başım.
Olsun artık dökülen kanlarımın hepsi helal.
Ebediyen sana yok, ırkıma yok izmihlal.
Hakkıdır, hür yaşamış bayrağımın hürriyet;
Hakkıdır, Hakk'a tapan milletimin istiklâl.
Ilgın Tarihi 1. Haçlı Seferinde Ilgın
Ilgın Tarihi 1. Haçlı Seferinde Ilgın
Haçlı seferleri, 11. yüzyılın sonlarında Avrupa dünyasının “Kudüs’ü kurtarma” sloganı ile, Müslüman Türkleri Anadolu’dan atmak ve bütün Ortadoğu’yu ele geçirmek için başlattığı Hristiyan haçlı ordularının yaptığı saldırılara verilen ad.
Bu seferlere katılanlar giysilerinin üstünde Hristiyanlığın sembolü olan haç işareti taşıdıkları için bu ad verilmiştir. 1096 yılında başlayan Haçlı seferleri, 1291’de Latin Hristiyanların Doğu’da son merkezi olan Akkâ’dan çıkarılmasına kadar süren yaklaşık iki yüzyıllık bir dönemi kapsar. Bu dönem içinde dokuz büyük sefer yapılmış, bu seferler arasında bazı küçük girişimler de olmuştur. Daha sonra Türk-İslâm dünyasına karşı yapılan bütün savaşlar da Haçlı seferleri olarak değerlendirilmiştir.
Birinci Haçlı seferi diğer Haçlı Seferleri gibi dalga dalga çoğunluğu dinsel heyecana kapılmış fakat önemli bir kısmı ise şahsı için macera ve avantaj arayan sürüler halindeki Avrupalı Hristiyanların o zaman yine Hristiyan olan Avrupa üzerinden ve Balkanlardan yürüyerek, Müslüman arazilere girmeleri Anadolu'da Anadolu Selçuklu Devleti ve hükümdarı Kılıç Arslan elinde bulunan arazileri yakıp yıkarak katliamlar yaparak Antakya'ya varmaları;
Dönemin Selçuklu Sultanı, Kılıç Arslan, Dorileon Muharebesinden sonra Haçlı ordusunu uzaktan gözleme stratejisi uyguladı ve Haçlı ordularının en çabuk bir şekilde Anadolu'dan geçmesine izin vermeyi ve onlarla doğrudan doğruya çatışmaya girişmeme stratejisini tercih etti.
Birinci Haçlı seferi 1096 - 1099 tarihlerideki ilk haçlı seferinde Haçlı orduları Uluborlu (Polybotus), Yalvaç (Antioch-Pisidia), Akşehir (Philomelium), yoluyla gelip Ilgın (Triaium) da diğer yerleşim yerleri gibi yakıp, yıkıp, yağmalayarak Ladik (Laodicea), Konya (Iconium), Ereğli (Hereclea) istikametinde devam etmişlerdir. Antakya (Antioch) kuşatmasından sonra oradan Suriye ve Lübnan üzerinden sonra Filistin'e ve Kudüs'e varmaları ve 1099 yılında Kudüs kuşatması, ele geçirilmesi ve katliamı şeklinde gerçekleşmiştir.